Alzheimer hastalığı, dünya genelinde milyonlarca insanı etkileyen ve zihinsel işlev kaybına yol açan sinsi bir hastalıktır. Nörobilim alanında yapılan son araştırmalar, Alzheimer’ın yalnızca genetik faktörlere dayanmadığını, aynı zamanda yaşam tarzı ve alışkanlıkların da büyük bir rol oynadığını göstermektedir. Nöroloji uzmanı ve akademisyen bir profesör, hastalığın gelişiminde etkili olan alışkanlıkları ve bu alışkanlıklardan kaçınmanın yollarını detaylı bir şekilde ele aldı.
Uzmanlar, Alzheimer hastalığının riskini artıran bazı alışkanlıkların kişilerin günlük yaşamlarında ne yazık ki sıklıkla göz ardı edildiğini belirtiyor. Bu alışkanlıkların başında, yetersiz fiziksel aktivite, sağlıksız beslenme, stres yönetiminde yetersizlik, sosyal izolasyon ve zihinsel uyarımdan yoksun kalma yer alıyor. Bunlar, nörolojik sağlığın bozulmasına neden olabilen unsurlardır. Özellikle hareketsizlik, beynin yeterli kan almasına engel olabilir ve bu da kognitif fonksiyonları olumsuz etkileyebilir.
Profesör, “Günlük hayatımızda hareket etmeyi ihmal ettiğimizde, beynin performansı da düşüyor. Ayrıca, yanlış beslenme alışkanlıkları da bu durumu daha da kötüleştiriyor." dedi. Özellikle işlenmiş gıdaların, aşırı şeker ile doymuş yağların fazla tüketiminin, beyin hücrelerinin sağlığını ciddi şekilde tehdit edebileceğini vurguladı. Yeterli omega-3 yağ asitleri, antioksidanlar ve vitaminlerin alınmaması durumunda ise beyin yaşlanma süreci hızlanıyor.
Alzheimer ile mücadelede sosyal bağların güçlü tutulmasının önemine dikkat çeken uzman, "Sosyal etkileşimler, beyin fonksiyonlarının korunmasına yardımcı olur. Tek başına geçirilen zaman, düşünsel aktivitenin azalmasına yol açabilir ve bu da Alzheimer riskini artırır." ifadelerini kullandı. Sosyal aktivitelerde yer alan bireylerin, zihinsel gerilemeye karşı daha dayanıklı olduğu ortaya çıkmış bir bulgudur. Bu nedenle, arkadaşlarla ve aileyle daha fazla zaman geçirmek, hem fiziksel hem de zihinsel sağlığımız için son derece faydalıdır.
Uzman, bireylere; oyunlar oynamaları, bulmacalar çözmeleri ve yeni beceriler öğrenmeleri gibi zihinsel aktiviteler önermektedir. Nöroloji uzmanı, "Beyninizi sürekli meşgul tutmak, nöral bağlantıları güçlendirir ve Alzheimer riskini azaltabilir." şeklinde sözlerini tamamladı. Bunun yanı sıra, meditasyon ve yoga gibi stres yönetimi tekniklerinin de zihinsel sağlık üzerinde olumlu etkileri olduğu belirlendi. Stresin uzun vadede beyin sağlığı için zararlı olabileceğinin altını çizen profesör, düzenli gevşeme teknikleri uygulamanın önemini vurguladı.
Sonuç olarak, Alzheimer hastalığına neden olan alışkanlıkların farkında olmak ve bu alışkanlıklardan kaçınmak, bireylerin uzun vadeli sağlıklarını korumalarına yardımcı olabilir. Fiziksel aktiviteyi artırmak, sağlıklı beslenmeye özen göstermek, sosyal etkileşimlerde bulunmak ve zihinsel uyarımı sağlamak, Alzheimer’la savaşta atılacak en etkili adımlardır. Unutulmamalıdır ki; erken önlemler almak, nörolojik sağlığı korumada büyük bir fark yaratabilir.