Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, Ortadoğu’da giderek artan tırmanışın medya üzerinde yaratabileceği olumsuz etkiler konusunda önemli uyarılarda bulundu. Özellikle İsrail ve İran arasındaki gerginliğin tırmandığı bu dönemde, medya kuruluşlarının sorumlu bir şekilde yayın yapmaları gerektiğini vurgulayan Şahin, tarafsızlık ve halkın bilgilendirilmesi hususunda dikkat edilmesi gereken noktaları sıraladı.
Şahin, açıklamalarında medyanın, kamuoyunu doğru bilgilendirme görevini üstlendiğini hatırlattı. Özellikle politik ve sosyal konular söz konusu olduğunda, medyanın etik ilkeler çerçevesinde hareket etmesinin önemine işaret etti. Rusya'nın Ukrayna'yı işgali gibi global boyutta gelişmelerin yanı sıra, Ortadoğu’da yaşanan çatışmaların da medya üzerinden gerçekleştirilmesi gereken bir hesap verme mekanizması olduğunu vurguladı. Şahin, "Medyamız, bu süreçte sorumlu ve yapıcı bir rol üstlenmeli. Hedef kitlemize yalnızca rakamsal veriler değil, aynı zamanda olayların sosyolojik ve kültürel boyutlarını da yansıtan haberler sunmalıyız,” dedi.
Ortadoğu ülkeleri arasında yaşanan gerilimlerin medya diliyle ne denli manipüle edilebileceğine dikkate çeken RTÜK Başkanı, bu tür manipülasyonların toplumsal barışa zarar verebileceği uyarısında bulundu. “Mediada yer alan haberlerin, okuyucuda giderek artan bir kutuplaşmaya yol açabileceğini düşünüyorum. Bu nedenle, tarafları daha iyi anlamak ve kamuoyunu bilinçlendirmek adına geniş perspektifli bir anlatım benimsenmelidir,” ifadelerini kullandı.
Ayrıca, internet ve sosyal medya platformlarının günümüzdeki etkisine de değinen Şahin, "Geleneksel medya kadar olmasa da, sosyal medya artık halkın haber almasının önemli bir kaynağı haline geldi. Ancak burada da doğruluk payı sorgulanmadan paylaşılan içerikler, toplumsal huzursuzluğa yol açabilir," şeklinde konuştu. İzleyicilerin, doğru bilgiye ulaşmaları için internet üzerindeki kaynakları dikkatli bir biçimde değerlendirmeleri gerektiğini belirtti.
Şahin, "Medyayı dijital platformlarda daha aktif bir şekilde kullanan topluluklar var. Bizim görevimiz, bu kitlelerin doğru bilgiye ulaşmalarını sağlamak ve kurumsal medyanın bu süreçteki rolünü pekiştirmektir," dedi. RTÜK'ün, dijital içeriklerin denetimini artırma yönünde atacağı adımların da altını çizen Şahin, bu konudaki düzenlemelerin zamanında ve kalıcı olması gerektiğini belirtti.
Özellikle İran ve İsrail arasındaki gerginliğin, medya üzerinden ne şekilde yansıtılacağına dikkat çeken Şahin, bu tür olayların manipüle edilmeden ve doğru bilgilerin aktarılmasıyla hem toplumsal barışı pekiştireceğine hem de medya üzerinde oluşacak güven duygusunu artıracağına inanıyor. “Halkımızın, uluslararası ilişkilerde yaşanan bu tür tırmanışlara dair olumsuz etkilerden uzak kalabilmesi hepimizin sorumluluğundadır” şeklinde sözlerini noktaladı.
Tüm bu açıklamalar eşliğinde, RTÜK Başkanı Şahin’in önerileri ve uyarıları, hem medya organları hem de bireyler için büyük bir önem taşıyor. Ulusal ve uluslararası boyutta yaşanan karmaşanın etkilerinden korunmak için dikkatli ve sorumlu bir medya düzeni oluşturulması adına üzerlerine düşen görevi yerine getirmek, herkesin sorumluluğudur.
Sonuç olarak, medyanın sorumlulukları her zamankinden daha fazla ön plana çıkmaktadır. İletişim araçlarının yaygınlaşmasıyla birlikte, doğru bilgiye ulaşmanın yollarını herkesin keşfetmesi, toplumlar arasındaki bağı kuvvetlendirebilir. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin’in çağrısına kulak vermek, medya ve halk arasında daha sağlıklı bir etkileşimin önünü açacaktır.